• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Yarım hekim candan, yarım hoca dinden eder YUNUS KARAKAYA

Yarım hekim candan, yarım hoca dinden eder

yunus.karakaya@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 02.10.2014, 00:00
Her iş o işi iyi bilen uzman olan kimseye yaptırılmalıdır. Bildiğini söyleyip de tam bilmeyen kimselere yaptırılan işlerin mutlak bir yerinde sakatlık olur. Bu sakatlık bizi etkilediği gibi etrafımızdakileri de etkiler, zarar ve ziyana girmelerine neden olur.
İzmir, Bayraklı'da, Yeni Asır-Sabah Baskı Tesisleri ile benzinlik yakınındaki binada çıkan yangının yol açtığı paniği konuşuyor. Yangın kadar İzmir Büyükşehir Belediyesi itfaiyesinin düştüğü komik durum da çok konuşuluyor. Çünkü çıkan yangını küçümseyen Büyükşehir'in 2 itfaiye aracından birinin hortumu delindi, birinin suyu bitti. Yangın Manisa'dan yetişen ekiplerin desteğiyle 2.5 saatte söndürüldü.
Peki. Bu yangın inşaat halindeki bir gökdelende değil de, bitmiş ve içinde bir sürü insanın bulunduğu gökdelende meydana gelse ne olurdu? Alevler Yeni Asır ve Sabah Gazetesi'nin baskı tesisleri ile yanındaki benzin istasyonuna sıçrasaydı, sonuç ne olurdu düşünmek bile istemiyorum.
Bakalım Başkan Aziz Kocaoğlu, "Yüzümü yere eğdiniz" diyerek Şakir Örs ve ekibini görevden alırken gösterdiği hassasiyeti, Valiliğin yardım teklifini geri çeviren İtfaiye Müdürü için de gösterecek mi?

İZBAN'da hayati tehlike


Bazen düşünüyorum da boş işlerle uğraşıyoruz.. Bomboş şeylere üzülüyoruz. Kaptırmışız kendimizi hayatın akışına.. Hele bir de başkaları yüzünden hayatımızı dilediğimiz gibi yönlendiremiyor, yaşayamıyoruz. Muhakkak birileri yüzünden çıkan engeller bir anda bambaşka yollara sürüklüyor bizi. Kısacası hayatımız pamuk ipliğine bağlı.
İzmir Çalışma ve İş Kurumu Karabağlar Hizmet Merkezi'nde İş ve Meslek Danışmanı olarak görev yapan Ahmet Cengiz Karagönlü'nün yaşadıkları da insan hayatının pamuk ipliğine bağlı olduğunun bir göstergesi değil mi? Karagönlü, İZBAN'da yaşadığı hayati tehlikeyi anlatan bir elektronik posta göndermiş. Noktasına, virgülüne dokunmadan sizlerle paylaşıyorum:
"İZBAN'ın 19 Eylül günü 19:23 Aliağa seferini yapan trenine Alsancak durağından eşimle beraber bindim. En arka vagondaydım. Gaziemir'e geldiğimizde inecekken kapılar açıldı, adımımı atsam raylara düşecektim! Çünkü İZBAN, Gaziemir durağında, arka vagonu durağa girmeden durup kapılarını açtı. Yanımda yaşlı bir amca vardı, kolundan tutup engelledim. O saatte kalabalık olsa arkamızdan itseler ya da dalgınlığımıza gelse, elektrik yüklü raylara ya da en basitinden 1-1,5 metre yüksekten düşecektik. İnsan hayatı bu kadar mı ucuz? İlla ülkemizde maden işçileri, inşaat işçileri ölünce mi önlem alınacak? Normalde kimsenin ekmeğiyle oynamak istemem ama makinistin bir anlık dalgınlığı hayata mal olmaz mı?
Bir garip trajedi ise Gaziemir durağında indim, güvenliklerden başka bir tane yetkili yok. En yakın yetkilinin Şirinyer durağında olduğunu söylediler ve oraya gitmem gerektiği bildirildi. Sorumlu yok, ihmal çok. İnsan hayatı nasıl olsa önemsiz. Sizden ricam bu olayı kamuoyunda dile getirmenizdir.
Kamera kayıtlarında olay mevcuttur. Daha büyük ihmal ve kazaların olmaması için bu vatandaşlık vazifemizdir.
Yunus Bey, İZBAN İletişim Dairesi'ni aradım. Gene bir vardiya ya da hareket amiri yok, güvenlik arkadaş konuyu pazartesi saat 9'da iletebileceğimi söyledi, benim amacım kimseyi ekmeğinden etmek ya da tazminat para pul kesinlikle değildir. Oradan düşüp ayağım kaysa ve tren üzerinden geçse bana İZBAN 50-100 bin TL tazminat verse ne, vermese ne? "

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA