KAHRAMAN DURAK
İzmir'de 1883 yılında doğan araştırmacı yazar Cecil John Cadoux; 1900'ün ilk çeyreğinde doktora tezi olarak büyüdüğü kenti kaleme aldı. "İlkçağda İzmir" adı verdiği çalışma, benzer eserlerin yanında büyük yankı uyandırınca bu kez daha derin bir araştırmaya girişti. Bu çalışma 1938 yılında dünyanın saygın üniversitelerinden Oxford Üniversitesi tarafından kitap haline getirildi. Geçtiğimiz yıllarda Bilge Umar'ın Türkçe'ye çevirdiği kitap, İletişim Yayınevi tarafından basıldı .536 sayfalık kitap, İzmir'in "farklı" konumda olmasının hiç de öyle kuru kuruya olmadığını net şekilde ortaya koydu. İzmir'in kelimenin tam anlamıyla didik didik edildiği kitapta "İzmirli" olmanın ne kadar önemli olduğu da tarihin akışını değiştiren Roma İmparatoru Julius Sezar'ın yeğeni Romalı Publius Rutilius Rufus ile anlatıldı.
Roma'ya sırtını döndü
İmparatorluk çağı öncesinde tüm ilkçağ dünyasında yaygın olarak kabul edilen ilkeye göre, bir kişi aynı zamanda birden çok devletin vatandaşı olamazdı. İzmir vatandaşı olmak için bir çok önemli isim kendi ülkelerinin vatandaşlıklarından ayrılarak belli bedeller karşılığında İzmir vatandaşı olabiliyordu. Romalı bir general ve hukukçu olan Rufus, haksızlığa karşı verdiği inanılmaz mücadeleyle tarihe damgasını vurdu. Anadolu'da görevli olduğu sırada şövalyelerin haksız vergi ödetmelerini önlemeye çalıştı. Bu yüzden de fazla sayıda düşmanlığı üstüne çekti. Birden zimmetine para geçirmekle suçlandı ve mahkum edildi. Roma vatandaşı Rufus, Anadolu'ya gönülden bağlılığını göstermek için imparatorluğun nimetlerini elinin tersiyle itip İzmir vatandaşı oldu.
İzmir için bıraktı
Roma İmparatorluğu'nda Cisalpine Galya Komutanı, Roma devlet adamı, konsül ve valilik ünvanlarına sahip Quintus Servilius Caepio Elder de İzmirli olabilmek için MÖ. 100'de Roma vatandaşlığını, tüm yetki ve ünvanlarıyla terk etti. 12 İyonya kentinden biri olan İzmir, kendi parasını basabilen ve iç işlerinde kendisini yönetebilme özelliğine sahip tek şehir... Roma İmparatorluğu'nun atadığı merkez valisinin İzmir'de görev yapabilmesi için İzmir'e bir katkı sağlaması gerekiyordu. Paranın yanı sıra valinin altyapı, kültür ve sanat adına da İzmir'e katkı sağlaması şarttı. İzmirlilerin yaşamını halk kurultayı belirliyordu. Kitap İzmir'in binlerce yıldır farklı özellikleri ile dikkat çektiğini ortaya koyuyor
Tarihin güzelleri
Bir İyonya kenti olan İzmir'in ve kızlarının güzelliği ile kentin demokrasiye olan tutkusu tüm ayrıntılarıyla "İlkçağda İzmir" kitabında yer aldı. İzmir kızlarının güzelliği Cadoux'un kitabında (MS) 120-180 yılları arasında yaşayan düşünür Loukianas aracılığıyla anlatıldı. Loukianas insanı hayran bırakacak kadar güzel ve zengin bir kadını betimlerken, onun adını öğrenmediğini ama yalnızca onun İyonyalı olduğunu bildiğini ifade ederek "Çünkü, geçip giderken, onu seyredenlerden biri 'İşte İzmir'in güzelleri böyle oluyor" dediğini yazdı. Kitapta ayrıca İzmirlilerin MS 3. yüzyılın ilk yıllarında kamuya açık yere koydukları yazıtlarda kentlerini "Asya ilinin güzellik ve büyüklükten yana birincisi, en şanlı olanı ve İyonya'nın süsü" diye nitelendirdikleri belirtildi.