KARDEMİR A.Ş Geçtiğimiz hafta Cuma günü, yani 8 Ağustos günü olağanüstü genel kurulunu gerçekleştirdi.
Bu genel kurulun neticesi “Aynı tas, Aynı Hamam” niteliğinde, hep aynıydı ama içeriğinde çok büyük değişimler olduğunu kamuoyundan fazla kendileri gördü.
8 Ağustos Sabahı Saat 10:00’da başlayan genel kurulda, ilk önce A, B ve D Gruplarının Yönetimine aday olacak isimler oylandı.
Bizim anlayacağımız bir dilden söylemek gerekirse, KARDEMİR A.Ş Genel Kurulunun sabah ki bölümünde A Gurubuna 4+1, B Gurubuna 2+1 ve D Gurubuna 1+1 Yönetim Kurulu Adayı, aday adayları arasından oylanarak bir fazlası ile belirlendi.
KARDEMİR A.Ş gibi hisselerin tamamı borsada işlem gören ve SPK’ya bağlı olan şirketlerin genel kurullarına hissedarlar bizzat katılmak zorunda değiller. İnternet üzerinden genel kurula katılımlarını gerçekleştirebiliyor ve yine internet üzerinden oy kullanabiliyorlar. Hatta internet üzerinden katılan hissedarların yeterli çoğunluğu varsa genel kurula müdahale ederek, önerge bile verebiliyorlar.
Her ne hikmetse, sabah gurupların yönetim kurulu adaylarının belirlenmesi internet üzerinden dijital oylamaya kapalı yapıldı.
Öğleden sonra ise hissedarların önüne meta zoru ve dayatma bir şekilde konulan A, B ve D Gurubu adayları oylandı.
Bu oylamada A Gurubundan Mutullah Yolbulan, Mustafa Yolbulan, Kamil Güleç ve Çağrı Güleç 278 Milyon evet oyu alırken, 109 Milyon ret oyu aldılar.
Özellikle Mutullah Yolbulan ve Kamil Güleç 109 Milyon gibi bir ciddi anlamda ret oyunu gördüklerinde, yüzlerindeki ifadede ilerde yaşayacakları son, rahatlıkla okunuyordu.
İşte burada KARDEMİR Yönetimini oluşturan Yücel, Yolbulan ve Güleç ailelerinin tek ayağının artık kırık olduğu ortaya çıktı.
Hatta o kadar komik bir durum yaşandı ki “Allah şaşırttı” derler ya, aynı öyle oldu ve A Gurubunun beşinci adayına da 278 Milyon evet oyu kullanıldı.
Allah’ın bu şaşırtmasını, baştan bu yana taraflı tavırları ile dikkat çeken divan başkanı “Herhalde yanlış anlaşılma oldu, tekrar oylama yapalım” diyerek, durumu düzeltti.
Tabi bunların tamamı kayıt altına alındı.
D Gurubunda Ahmet Zeki Yolbulan ve Cavit Yücel’de 278 Milyon evet oyuna karşılık 109 Milyon ret oyu alarak seçildiler. Tüm adaylar ne bir fazla, ne bir az oy aldı.
Eski ve yeni TTK Maddesine göre; Alt ve üst soy ağacı ile hakim hissedarlar birbirine oy kullanamazlar maddesini göz önüne alırsak, TTK’nın bu yasası hiçe sayıldı. Abi, kardeşe, baba, oğula, amca, yeğene oy kullandı. ONEL AVM, Yolbulan Dış Ticaret A.Ş gibi hakim oldukları şirketlerde aynı kişilere oy kullandı.
Murat Orhan ve Avukatının bu duruma itiraz etmesi karşısında, divan başkanı yine cin akıllılığını göstererek “Biz de bu yasaları biliyoruz. Söz konusu oyları daha sonra ayıklayıp, çıkartacağız.” Demekle yetindi.
Şimdi soralım; İlk önce yasaya aykırı oyları kullandır ve daha sonra bu oyları çıkart.
Nasıl bir mantık anlayışı bu, anlayanınız var mı?
Ardından, Türk Ticaret Kanunun 395. ve 396. Maddeleri olan Ticaret müsaadesi oylandı. Yani KARDEMİR A.Ş Yönetim Kurulu Üyelerinin sahibi veya ortağı olduğu şirketlerin KARDEMİR’den ticaret yapma müsaadesi oylandı.
Nasıl mı..?
Ticaret yapma müsaadesinde 278 Milyon Lot Evet oyuna karşın, İnternet üzerinden dijital oylamada 25 Milyon Lot hayır oyu kullanıldı.
Ortalama 120 Milyon Dolar değerinde olan 109 Milyon Lot hisseye sahip olan hissedarlardan birçoğu, istememelerine rağmen yönetim aynı olunca, şirketin zarara uğramaması ve dolayısı ile ellerindeki hisselerin değerinin düşmemesi için Ticaret müsaadesine evet oyu kullandılar.
Tercih var mı, yok…
Daha da önemli bir konuya değinmek gerekirse; Üç aile ellerinde bulundurduğu 160 - 170 Milyon lot ve destekçileri ile toplamda 278 Milyon lot ile tüm genel kurullara yıllardır hakim oluyorlardı ve bundan sonra böyle olmayacağının ilk sinyalleri bir darbe gibi geldi.
İlk defa karşılarında 109 Milyon lot gibi çok ciddi bir rakam, KARDEMİR Yönetimini oluşturan bu üç aileye “HAYIR” dedi.
Şimdi madalyonu şöyle bir çevirirsek ve hani her defasında kuru gürültü kopartıyor, şov yapıyor denilen KAPTAN D.Ç Gurubu ve Murat Orhan’ın amaçları KARDEMİR Yönetimini ele geçirmek isteseler 150-200 Milyon Dolar gibi bir hisse alımı ile bu üç aileyi KARDEMİR Genel Kurulunda kilitler.
Bunlara, oylamada sadece ticaret müsaadesi verdirmese yeter. Bu üç aile aylık 15-20 Bin TL Yönetim Kurulu maaş almak için durmuyorlar orda.
Kamuoyu artık bu üç ailenin orda neden durduğunun farkına varmaya başladı. KARDEMİR Yönetimini oluşturan Yolbulan, Yücel ve Güleç ailelerinin KARDEMİR’den kütüğü ve demiri alıp üzerine 10-20 dolar koyarak milyon dolarlar elde ettiklerini, KARDEMİR’i kardan zarar ettirdiklerini herkes öğrendi.
Yine KARDEMİR’den kütük alıp 400 Kilometre öteye taşıyarak, Kroman tesislerine ham madde yetmediği için (Limanları ve ithalat müsaadeleri olduğu halde) işlediklerini öğrendi.
Bazılarının diyeceği gibi, hadi bu komplo teorisini biraz daha genişletelim ve KAPTAN D.Ç Gurubu 100-200 Milyon Dolarlık bir hisse alımının yanı sıra ağırlıklı yurt dışındaki Fon şirketlerinin üzerindeki hisseleri de zaten muhalif olmuşlar, rahatlıkla organize edebilirler.
Daha dün sahibinin sesi olan bir duayen gazeteci de tüm bu konulara üstü kapalı da olsa dikkat çekmeye çalışıyor ya.
Bu sahibinin sesinin sahibi, Murat Orhan için katip ve tiyatro oyuncusu diyordu.
O zamanlar kamuoyuna, Kardemir yöneticilerine senaryo yazarı, Murat Orhan’a da bu senaryoyu oynayan tiyatrocu diyorlardı.
Şimdi roller değişti ve eline kalemi alan Murat Orhan yönetmen, KARDEMİR Yöneticileri ise tiyatro oyunculuğundan çok, figüran olmaya başladı.
Tüm bu gelişmeleri takip eden haddeci milletine ne demeli..?
10-20 Yıl önce sayıları 40’ı bulan ve şu an ise 10-12 kişi kalan Karabük’teki hadde sahipleri, sadece gelişmeleri seyretmekle kalıyor. Haddelerini çalıştırabilmek için 3-5 ton kütük peşinde, amcalarına 3-5 takla atanlar, bakalım bundan sonra ne yapacaklar.
Kendileri de şunu çok iyi biliyor ki, amca yıllar önce burada 3-5 hadde kalır demişti ve iş oraya doğru gidiyor.
Eh canım 3-5 ton kütük için sol eli öpülen amcayı kim yalancı çıkarmak ister.
Son olarak Murat Orhan konusuna da değinmeden geçemeyeceğiz.
6-7 Yıl önce KARDEMİR’deki haksız rekabete ve rant olaylarına karşı mücadeleye giren Murat Orhan’a hemen hemen herkes gözünün ucu ile bakıyor ve gülüyordu.
Şimdi ise kat ettiği yola bakılırsa, o zaman bu koca koca adamlara bir şey yapamaz diyenlere inat, hop oturtuyor, hop kaldırıyor.
Karabük Adliyesinde devam eden ve yarın gündeme bomba gibi düşecek olan mahkeme sonuçlanacak.
Neydi o mahkeme, KARDEMİR A.Ş Yönetimi ve idarecilerinin haksız rekabetten sanık sandalyesinde yargılanmaları.
Hadi yine yazımızın sonuna pimini çektiğimiz bir bombayı daha koyuverelim.
Yarın bakmışsınız Genel Kurul iptal oluvermiş.
Eee ne olacak o zaman…
İşte onu da 6-7 yıl önce hiç dikkate alınmayan Murat Orhan’a soruverin…
Editör: Haber Merkezi
